Bazı kokular vardır ki, bir dize gibi zihninizde yankılanır. Bir anıya, bir hikâyeye, hatta bir hayale dönüşerek ruhunuzda iz bırakır. İşte Melange Poetique tam da böyle bir duygu dünyasından doğdu.

​

Parfümü bir sanat eseri olarak gören bir anlayışla, kelimeler yerine esanslarla yazılmış bir şiirin izini sürdük. Kokular, anlatılamayan duyguları ifade etmenin en zarif yollarından biridir.

 

Ben Yusuf Yürek. Kokulara olan tutkum, görünmeyen ama hissedilen bir sanat formunu keşfetme arzusuyla başladı. Parfüm, havada asılı kalan bir şiir gibidir; duyuları harekete geçirir, hatıraları canlandırır ve ruhu besler.

Melange Poetique, Fransız edebiyatının derin dokunuşlarından, şiirin büyüsünden ve sanatın zamansız ruhundan ilham aldı. Her kokunun bir ruhu olduğuna inanıyoruz. Bir parfüm, yalnızca hoş bir koku değil; bir karakter, bir hikâye ve bir duygu taşımalıdır. Baudelaire’in melankolisi, Verlaine’in romantizmi, Rimbaud’nun başkaldırısı ve Philippe Soupault’nun düşlerle kurguladığı kelimeleri gibi…

​

Tıpkı bir şiirin farklı ruh halleri barındırması gibi, parfümlerimiz de farklı duyguların, anıların ve hikâyelerin yankısını taşır. Her damla, teninize değdiğinde içinizde saklı kalmış bir hikâyeyi uyandırır. Çünkü parfüm, insan ruhunun görünmez ama en güçlü yansımalarından biridir.

Biz Melange Poetique’de, anılar, duygular ve hayaller tasarlıyoruz. Her parfümümüz, eski bir el yazması gibi özenle işlenir ve zamanın en değerli hammaddeleriyle üretilir. Doğal bileşenlere verdiğimiz önem, parfümlerimizin kalitesinde kendini gösterir.

​

Sanat, tarih, felsefe, edebiyat ve rafine zevklerin birleştiği özel bir parfüm evi: Melange Poetique.

Duyuların sanata dönüştüğü bu dünyada, kendi hikâyenizi keşfetmeye davetlisiniz.